08.07.2018 günü Çorlu yakınlarında yaşanan tren faciası içimizi acıtmakta. Kaza demeye dilimiz varmıyor. Çünkü kaza öngörülebilen ama istemeden ortaya çıkan bir durumdur. Söz konusu olay ise bir dizi ihmal ve işin gereği uyulması gereken şartlara bilerek ve isteyerek uymama sonucu ortaya çıkmıştır. Tren hattının onarım ve yenileme işini yüklenen müteahhit firma mühendislik gereklerini yerine getirmemiş; kullanılması gereken malzemeyi eksik kullanmış ya da hiç kullanmamış; hat kontrolü yapılmamış; gerekli güvenlik önlemleri alınmamıştır. Tüm bunların toplamından, en güvenli ulaşım aracı olan trenden bir facia yaratılmıştır.
Bunu doğa olaylarına, aşırı yağışlara bağlama gayreti anlaşılabilir değildir. Eğer böyle bir gayretkeşlik var ise; o zaman bizim de şöyle bir soru sorma hakkımız doğar:
Doğa olayları hiç alışkın olmadığımız ölçülere birden bire nasıl geldi? Ormanlarımızı talan edilmesinin, doğal çevremizin hoyratça yok edilmesinin, aşırı yağış ve sellerle hiç mi ilişkisi yok ? Bu tür yapılar, tüm doğa olayları ve olumsuzluklar hesaplanarak yapılması gerekmiyor mu ? Bu yapılar teslim alınırken, uygunluk kriterleri ölçeğinde kontrolleri yapılmıyor mu ?
Sonuç olarak, eldeki bilgilere göre 41 insanımız yaşamını yitirmiş, onlarcası yaralanmıştır. Bu travma, belki de hiç suçu olmayan iki makinistin göz altına alınması ile geçiştirilemez. Sorumluları bizce bilinmesine rağmen hala sorumluluklarını kabullenmemişlerse; yargı önünde hesap vermiyorlarsa; sorumlu makamlarda oturanlar istifa etmiyorlarsa; toplum vicdanı kanamaya devam edecektir. Böyle bir sonu halkımız hak etmemektedir.
Kırklareli Kent Konseyi olarak öncelikle yitirdiğimiz canlarımızın yakınlarına, sonra tüm halkımıza baş sağlığı dileklerimizi iletirken; yaralılara acil şifa ve yakınlarına geçmiş olsun diyoruz.
Ümidimiz ve beklentimiz, gerçek sorumluların adalet önünde hesap vermeleridir.
KIRKLARELİ KENT KONSEYİ
