Istrancalar İle İlgili Basın Açıklamamız ve Basın Metnimiz

Istrancalar İle İlgili Basın Açıklamamız ve Basın Metnimiz

Kırklareli Kent Konseyi salonunda, Istrancalarda yaşanan doğa ve çevre yağmasına karlı yürütülen hukuki mücadele ile ilgili bilgilerin aktarıldığı bir basın açıklaması yapıldı. 23 Nisan 2016 günü yapılan basın açıklamasına Kırklareli’de örgütlü TMMOB – DAYKO – Eğitim Sen – ÇYDD – SES – Tümbel Sen – Kültür Varlıkları Derneği – Tabip Odası – Ziraatçiler Derneği – Sakatlar Derneği ile Trakya Platformu ve Trakya Kent Konseyleri Birliği temsilcileri ve Kent Konseyi yürütme kurulu üyelerinin yanında Istrancaların ve Ergene Havzası’nın talanına tepki duyan Kırklarelililer katıldı. Kırklareli Kent Konseyi Başkanı Seyfi MERİÇ’in okuduğu basın açıklaması şöyledir:

BASINA VE KAMUOYUNA

Istrancalar, Avrupanın en önemli 5 doğa alanından biridir.  Istrancaların 2/3 Türkiye’de, 1/3 ise Bulgaristan tarafında olmasına karşın komşumuz 21 yıl önce bu doğal varlığını koruma altına aldı. Biz ise  son yıllarda başta Longoz Ormanları olmak üzere  dünya çapındaki bu değerimizi yok edecek projelere neredeyse her gün tanıklık ediyoruz.

 Istrancaların korunması, buradaki doğal varlıkların tespit edilmesi ve korunması için ulusal ve uluslararası bir çok proje çalışması yapıldı.Bunlardan en önemlisi ise 2 yıl süren Biyosfer Rezerv Alan Çalışmasıydı ve  UNESCO’ ya sunulmak için yapıldı.

Hem Türk, hem de Bulgar onlarca bilim adamı, kamu kurum ve kuruluşu, Sivil Toplum Örgütü birlikte çalıştı. Hazırlanan raporların hepsinde de tek bir  sonuç var. Istrancalar kayıtsız, şartsız korunmalıdır.

Istrancaların bilimsel ve hukuksal olarak korunması gerektiği  açtığımız, müdahil olduğumuz, takip ettiğimiz  davaların sonuçlarından da görülmektedir.

Bugüne kadar yaşam ve yaşam alanlarımıza karşı dayatılan, biz Kırklarelililer olarak hukuksal mücadele verdiğimiz yıkım projelerinden bazıları  şunlardır :

*Dereköy Altın madeni.  Yargı kararı ile durduruldu.

*Dereköy Mermer ocağı yargıda. Süreç devam ediyor.

*Kırklareli Şeytandere Kalker ocağı kapasite artış talebi. Danıştay 14.Dairesi tarafından reddedildi

*Çukurpınar köyü  Su kaynakları üzeri taş ocağı. Danıştay 14. Daire tarafından lehimize sonuçlandı.

*Dupnisa Mağarası Mermer Ocağı. İtirazımız  üzerine firma işe başlayamadan makinalarını geri  çekti.

*Geçitağzı  altın Madeni. İtirazımız üzerine proje geri çekildi.

*Kula Altın ve Gümüş madeni İtirazımız üzerine proje sonlandırıldı.

*Kofçaz RES. Ruhsat alanında kültür varlıkları bulunduğundan, itirazımız neticesinde   RES projesi iptal edildi.

*Limanköy’de  Kömür boşaltma ve çimento yükleme limanı yapımı. 2013 te iptal edilmesine rağmen tekrar geldi. İtirazlar İlgili bakanlıklara yapıldı. Süreci takip ediyoruz.

*İğneada Termik ve Nükleer için itirazlar İlgili Bakanlıklara yapıldı.   Süreci takip ediyoruz.

*Dereköy RES  Bilirkişi raporu.  Istrancaların önemine  vurgu yaparak  “RES dahil hiçbir yıkım projesi  uygulanmaması gerekir”  diyor.

Bilirkişi raporunda özetle ;

–  Uluslararası sözleşmelere aykırılık tespit edilen noktalardan bazıları:RES Projesinin kuş göç yolları üzerinde yer aldığı; orman arazisinde yapacağı tahribat sonucu orman ekosisteminin telafisi mümkün olmayacak şekilde zarar göreceği; habitat parçalanmasına neden olacağı; bölgede iklim değişikliğine neden olarak orman yangınlarına yol açacağı;Bulgaristan sınırına çok yakın olması nedeniyle BERN sözleşmesinin ilgili maddeleri uyarınca uluslararası sorunlara neden olacağı vurgulanmaktadır. On altı sayfalık Bilir Kişi Raporu’nda genel olarak, projenin bilime, hukuka ve uluslararası sözleşmelere aykırı olduğu ortaya çıkmaktadır.

         Burada bilinmeli ki bizler, temiz ve yenilenebilir enerji olan RES lere karşı değiliz.Fosil yakıt  kullanarak enerji üreten termik santralar yerine RES, GES ve JES gibi temiz enerji kaynaklarının tercih edilmesi uluslararası yükümlülükler açısından da doğrudur.Ancak uygun yer seçimi yapılmadan üretim tesislerinin kurulması, telafisi mümkün olmayan zararlara neden olmaktadır.Bu tesislerin doğal ve sosyal yaşama karşı verdiği zararlar, sağladığı yararlardan çok daha büyük olacağı için karşı çıkmaktayız.

Yaşamı savunmak adına verdiğimiz mücadelelerden bir kısmı bunlar. Bunun yanı sıra 1/25,000 ve 1/100,000 Çevre Düzeni planlarında, Trakya ve ilimiz aleyhine olan plan hükümlerinin iptali için de dava süreçleri devam etmektedir..

Bu mücadele hiçbir zaman tek tek kişiler veya kurumlar marifetiyle  yürütülmemiştir. Trakya Platformu,  Bilim ve Hukuk Kurullarının bilimsel ve hukuksal destekleri  ile ilimizde ve Trakya genelinde vermekte olduğumuz mücadelenin  temel taşlarındandır.Trakya Kent Konseyleri Birliği ile bu birliğin Yürütme Kurulu’nda yer alan Kırklareli Kent Konseyi, çevre ve yaşam mücadelesini Trakya Platformu ile birlikte ödünsüz sürdürmektedir.Bu anlamda belediyelerimizin,köy muhtarlarının,çeşitli kurum ve kuruluşların katkıları da küçümsenemez.

İlimizde  ve bölgemizdeki yıkım projelerine karşı verdiğimiz mücadelede kolektif bir çalışma vardır.

Bilime, hukuka,mevzuata aykırı bulunan projelere karşı açtığımız davalar sonucunda verilen kararlar, geleceğimiz adına bir kazanımdır.

            Sonuç olarak; Bilim ve hukuk “Istrancalar mutlaka korunmalıdır” diyor. İç hukukumuzda var olan   konuya yönelik  düzenlemeler ile çeşitli uluslararası sözleşmelere göre Istrancaların korunmasına dair ortak çıkarımlarda bulunulmaktadır.

         O HALDE DİYORUZ Kİ ;

Istrancalardan elinizi, ayağınızı çekin. Projelerinizi günlük çıkarlar için değil, gelecek için yapın. Bırakın karacalar özgürce dolaşsın. Bırakın Akkuyruklu Kartal özgürce uçsun. Bırakın Kırmızı Orman Karıncası bizler için biyolojik mücadeleyi yapmaya,ormanlarımızı zararlılardan temizlemeye devam etsin. Bırakın derelerimiz özgürce ve tertemiz aksın, geçtiği yerlere hayat versin.Bırakın zelenikalar eflatun ve beyaz çiçekleriyle dünyamızı süslesin.

Buradan  toplum adına sorumluluk üstlenen seçilmişlere de sesleniyoruz. Bilim ve hukuka aykırı olarak Istrancaları yok edecek projelere karşı sorumluluklarınızın gereğini yapın.

8 yıldır rafta bekleyen GEF II, 6 yıldır rafta bekleyen Biyosfer Rezerv Alan projesini, 2 yıldır rafta bekleyen Turizm Bölge Planını inceleyin. Istrancalar  için bir adım da siz atın. Ama bu adımı geç olmadan şimdi atın. Kazandığınız paralarınız ve mülkleriniz, toprak,  su ve hava olmazsa hiçbir işe yaramayacaktır

Bildiğiniz üzere bu gün 23 Nisan…Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı…Öncelikle çocuklarımızın bayramını tüm içtenliğimizle kutluyoruz.Çocuklarımıza yaşanabilir bir dünya bırakmak, boynumuzun borcu olduğu gibi; Anayasamızın 56. Maddesinin bize yüklediği bir ödevdir.

Son olarak diyoruz ki ;

Gelecek nesillerin ve insanlar da dahil doğada yaşayan canlıların yaşam alanlarını ve yaşamlarını günlük çıkarlar için yok etmeye kimsenin hakkı yok. Yaşam hakkı Anayasal haktır. Anayasal haklarımızı her şart ve koşulda bugün ve yarınlar için de  kullanmaya ve yaşamı savunmaya devam edeceğiz..Bu mücadelede tüm sivil toplum örgütlerini, dünyamızın ve torunlarımızın geleceğini savunan  halkımızı omuz başımızda, yanımızda yer almaya çağırıyoruz.

Kırklareli Kent Konseyi –  TMMOB – DAYKO – Eğitim Sen – ÇYDD – SES – Tümbel Sen – Kültür Varlıkları Derneği – Tabip Odası – Ziraatçiler Derneği – Sakatlar Derneği – Trakya Platformu – Trakya Kent Konseyleri Birliği

                                                                                             adına

                                                                                             Seyfi MERİÇ

                                                                                            Kırklareli Kent Konseyi Başkanı