Trakya Kent Konseyleri Birliği Genel Kurulu Sonuç Bildirgesi

Trakya Kent Konseyleri Birliği Genel Kurulu Sonuç Bildirgesi

Trakya Kent Konseyleri Birliği’nin Edirne’deki Genel Kurulunda alınan karar gereğince, toplantının sonuç bildirgesi tüm üye kent konseyleri tarafından kendi yerellerinde basın ile paylaşılacaktır. Biz de Kırklareli Kent Konseyi olarak kendi yerelimizde aşağıdaki sonuç bildirgesini basınımız ile paylaştık:

Trakya Kent Konseyi Birliği Genel Kurulu 03.04.2016 Pazar günü Edirne Ticaret ve Sanayi Odası salonunda toplanmıştır. Trakya’da örgütlü 17 Kent Konseyi’nin başkan ve yönetim kurulu üyeleri ile katıldığı toplantıda, Trakya’da hava kirliliği ile su ve besinlerde ağır metal birikiminin insan ve canlı yaşamı üzerindeki olumsuz etkileri ele alınmıştır. Trakya’da hava kirliliği konusunu Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı A.B.Dalı öğretim üyelerinden Prof.Dr. Muzaffer ESKİOCAK ve Prof.Dr. Faruk YORULMAZ sunmuşlardır. Ağır metal birikiminin insan sağlığı ve canlı yaşam üzerindeki olumsuz etkilerini ise Prof.Dr. Osman İNCİ ele almıştır. Trakya çevre mücadelesindeki hukuki durumu ve elde edilen kazanımları Av. Coşkun MOLLA sunduktan sonra; Trakya Kent Konseyleri Birliği ile Trakya Platformu’nun ortaklaşmaları konusunu ve birlikte yürüttükleri etkinlikleri, Platform sözcüleri olarak Makine Yük.Müh. Ata Erdal ASLAN ve DAYKO Kırklareli Temsilcisi ve yürütme kurulu üyemiz Göksal ÇİDEM aktarmışlardır. Katılımcı Kent Konseylerinin bilgi ve deneyim paylaşımlarının da yapıldığı oturumların sonunda hazırlanan ve Genel Kurulun oy birliği ile kabul ettiği Sonuç Bildirgesi şöyledir:

TRAKYA KENT KONSEYLERİ BİRLİĞİ 03.04.2016 EDİRNE

GENEL KURUL TOPLANTISI SONUÇ BİLDİRGESİ

Yapılan ölçümler sonunda ortaya çıkmaktadır ki Trakya’daki tüm kentlerde istisnasız olarak hava kirliliği mevcuttur. Hava kirliliği yaratan etmenleri ağırlıklarına göre sanayi, trafik, ısınma kaynaklı kirlilik ve meteorolojik nedenler olarak sıralayabiliriz. Bunların sonucu olarak kükürt dioksit, azot oksitler ve kirliliğe neden olan parçacıklı maddeler atmosferde yoğunlaşmaktadır. Hava kirliliği insanlarda erken ölümlere, dolaşım ve solunum sistemi hastalıklarına, çeşitli kanser türleri, felç ve erken doğumlara neden olmaktadır.

01.10.2015 – 31.03.2016 tarihleri arasında, Trakya’nın çeşitli yerleşim merkezlerinde sürekli olarak yapılan hava kirliliği ölçüm sonuçlarına baktığımızda; bölgemizin bütün olarak zehir solumakta olduğunu görmekteyiz. Keşan başta olmakla birlikte resmi veriler, her üç ilimizde de hava kirliliği açısından Dünya Sağlık Örgütü, Avrupa Birliği ve Ulusal ölçüm kriterlerinin çok çok üzerinde çıktığı görülmektedir.

Trakya’da toprak ve su kirliliği yıllardır bilinen bir gerçek olmakla birlikte; bilim insanlarının son yıllarda yapmış oldukları araştırmalar, bu gerçekliğin artarak devam ettiğini göstermektedir. Ergene nehri arsenik ve ağır metal içeriği akan bir kanalizasyona dönmüş, çevresini olduğu kadar tüm Trakya’yı zehirleyen bir yapıya sahip olmuştur. Toprak ve su kirliliğinin sonucu olarak, tüketmekte olduğumuz her türlü besin maddeleri de ağır metaller ve zehir ihtiva etmektedir. Bu nedenle yalnızca Ergene çevresinde yaşayanlar değil, Trakya’nın değişik yerlerinde, örneğin Kofçaz ve Üsküp’te yaşayan insanlarımız da besin zinciri nedeniyle zehirlenmekte; bu zehirlenmenin yol açtığı hastalıklara yakalanmaktadır. Bilim insanlarının Trakya’nın çeşitli yerlerinde yaşayanlardan aldıkları saç ve tırnak örnekleri üzerinde yaptıkları incelemeler, bu gerçeği ortaya çıkarmaktadır. Kısacası Ergene’ye uzak ya da yakın olmak, olumlu ya da olumsuz anlamda bir ayrıcalık yaratmamaktadır.

Bölgemizin bu duruma gelmesinde merkezi ve yerel yöneticiler başta olmak üzere herkesin belli bir miktar sorumluluğu bulunmaktadır. Gerçek anlamda bir iyileşme ve değişimin sağlanabilmesi için herkesin bu konudaki sorumluluğunu kabul etmesi ve ortak tutum geliştirmesi gerekmektedir. Sorumluluğu hatırlatılması gerekenler başta ulusal ve yerel yönetimler, iş ve endüstri yönetici ve yetkilileridir. Bu günden sonra geleceği düşünmeli; geçmişin, geleceğimizi kontrol etmesine izin vermemeliyiz.

Tüm bu olumsuzluklara karşı önerilerimiz:

  • Kentler planlanırken, hava akış koridorlarını engelleyecek bir yapılaşmaya izin verilmemesi,
  • Otoyolların ve trafiği yoğun olan ana arterlerin mümkün olduğunca konutların ve insanların yoğun olarak bulunduğu yerlerin uzağında bulunması,
  • Kirletici sanayi tesisleri kurulurken, hakim rüzgarların yerleşim yerine doğru nereden estiğine dikkat edilerek kurulması,
  • Hava kirliliği izleme istasyonlarının bölgeyi temsil edecek sayıda ve lokalizasyonda kurulması,
  • Temiz yakıt kullanımının sağlanması,
  • Hava kirliliği ve önemi konusunda halkın eğitilmesi,
  • Sanayi tesislerinin gaz atıklarının standartlarına uyumunun düzenli denetimi ve uygun olmayanların en erken dönemde tespiti ve yaptırım uygulanması,
  • Kent resmi ve sivil örgütlerinin (Belediye, Valilik/Kaymakamlık, Çevre ve Şehircilik Md, TSM, Kent Konseyi, ilgili STK’lar, Üniversite) işbirliğinde üçer aylık periyotlarla hava kirliliğinin değerlendirileceği toplantılar yapılması,
  • Atık sularını Ergene nehrine ve bu nehrin kollarına deşarj eden tüm sanayi tesislerinin arıtma tesislerini yapmalarının sağlanması ve düzenli çalıştırılması için yasaların yetkili ve sorumlu kıldığı makamlarca acil önlemlerin alınması,
  • Temel nokta olan sorunların çözümünü halkın talep etmesi ve sorunu sahiplenmesi için çalışılması,
  • Yaşam savunucuları olarak, yargısal süreçlerin başarı ile takip edilmesi ve sürdürülmesi,
  • Bugünkü «durumu» değiştirmek gerekir, yeni bütünleştirici bir realitenin, sürdürülebilir yaşam koşullarının oluşturulmasının önünü açabilecek çalışmalar, hukuki veya siyasi eylemler yapılması ve kararlılık gösterilmesi,
  • TRAKAB tüzük gereklerinin yerine getirilmesi, Su ve Katı Atık Yönetimi çalışmalarının sağlanması,
  • TRAKAB tüzüğü için önerildiği gibi, sivil toplum ve meslek kuruluşlarının belediye ve il genel meclislerinin karar alma sürecine katılmaları ve danışma kurullarında yer almalarının sağlanması,
  • Uluslar arası antlaşmalar, hukuki düzenlemeler ile bilimsel gelişmelerden en iyi şekilde yararlanarak, yerel yönetimlerin, Kent Konseyleri ve bileşenleri ile kolektif çalışmalar yapacak, proje ve politikalar geliştirilmesini sağlayacak Bilim ve Hukuk Kurullarının oluşturulması.

Artık konuşmaktan ve dinlemekten sıyrılıp akıl ve bilim önderliğinde eylem ile sonuca gitme zamanıdır. Termik santraller son vuruş olabilir. Herkes, hepimiz kendimizle yüzleşmeli ve ne yaptım diye kendimize sormalıyız. Kişisel ve kurumsal itirazlar yapmalı, eylemlerimiz örgütlü olmalıdır. Bu eylem bütünlüğünde bizlerle her zaman birlikte olan Trakya Platformu ile platformun Hukuk ve Bilim Kurullarına teşekkür ederiz.

Trakya Kent Konseyleri Birliği / Katılan Kent Konseyleri

Babaeski Kent Konseyi                                                      Kırklareli Kent Konseyi

Çerkezköy Kent Konseyi                                                   Lüleburgaz Kent Konseyi

Çorlu Kent Konseyi                                                            Malkara Kent Konseyi

Çatalca Kent Konseyi                                                        Saray Kent Konseyi

Edirne Kent Konseyi                                                          Silivri Kent Konseyi

Ergene Kent Konseyi                                                         Süleymanpaşa Kent Konseyi

Gelibolu Kent Konseyi                                                      Şarköy Kent Konseyi

Keşan Kent Konseyi                                                          Tekirdağ Kent Konseyi

Uzunköprü Kent Konseyi

 

Kırklareli Kent Konseyi